EuroBasket 2011 ile kazanmaya hazır olun

Euro Basket 2011 de 24 takım için oynanacak 90 maça inanılmaz bahis seçenekleri ve oranlar Bets10 da. 12 dev adamın sahne alacağı bu büyük organizasyonda hem kombine kuponlarınızla hemde canlı bahislerle kasanızı

doldurabilirsiniz.

İşte EuroBasket 2011 Grup ve Takımları
A Grubu
Great Britain
Lithuania
Poland
Portugal
Spain
Turkey
B Grubu
France
Germany
Israel
Italy
Latvia
Serbia
C Grubu
Bosnia and Herzegovina
Croatia
F.Y.R. of Macedonia
Finland
Greece
Montenegro
D Grubu
Belgium
Bulgaria
Georgia
Russia
Slovenia
Ukraine
12 Dev Adam’ın rakiplerini tanıyalım
 ( bu bölüm alıntıdır; Eurosport – Eray Kaş )
İspanya

Turnuvaya çok enteresan, acayip, korkutucu, vahşi biraz da rakipleri için “ayıp” bir kadroyla geliyorlar. Geçen yıl takımlarında Pau Gasol ve Jose Calderon yoktu. Buna rağmen finalin en büyük adaylarındandı. Çeyrek finalde elendiler. Bu yıl ise hem büyük Gasol hem Calderon şampiyonluk için sahada. Hem de uzun rotasyonları çok kötüymüş gibi Serge Ibaka’yı kadrolarında görüyoruz. 

Korkutucu kısımları daha bitmedi. Ricky Rubio’nun yüksek ihtimalle kenardan geleceği takımda, kariyerinin en iyi yılını geçiren Fernando San Emeterio ve Navarro gibi iki harika skorerleri var.

Ama işte bu kadar yıldız olunca Türk’ün aklına geliyor: Bu kadar ego nasıl kontrol edilebilir? Kolay da olmuyor. Örneğin geçen yıl San Emeterio niye bu kadar az süre alıyor diye İspanyol gazetecilere sorduğumuzda onun için “Mr. Ego” demişlerdi. Ki bu takımda koç Scariolo’nun da en çok eleştirildiği yan bu.
Yine de başarmaya en yakın takım onlar. Hazırlık maçlarında da yalnızca bir kez kaybettiler. Turnuva ilerledikçe takım olmayı başarırlarsa, gerisini konuşmaya bile gerek yok.

Litvanya
Avrupa basketbolu denince sanırım akla ilk olarak Litvanya (Sırbistan’ı unutmadık) gelecektir. Müthiş bir alan paylaşımı, saf şutörler, fundemantal’ın da en iyisi.

Ama artık şöyle bir sorun var ki artık eskisi kadar iyi şutörleri yok. Takımın yapısı biraz değişti. Arvydas Macjiauskas gibi basketbol efsanesi olabilecek kalitede bir oyuncuyu daha 30’una varmadan sakatlıklara kurban verdiler. Sarunas Jaskevicius’u da geçtiğimiz sezon ülkemizde çoğumuz izledik. Saras artık eski durdurulamaz seviyede değil. Ayakları, beynini ( ki o beyin bir ara incelenmeli) artık dinlemiyor. 

Geçen yıl bronz madalya alarak Dünya Şampiyonası’nın en büyük sürprizi olmuşlardı. İnanılmaz bir tempoda hücum ediyorlardı. Ama temponun yanında Linas Kleiza gibi bir oyuncuları vardı. Bu sene Kleiza, Toronto lanetinden etkilendiği için (sakatlandı) şampiyonada yok.

Uzun rotasyonları ise uzun yıllardır görmedikleri şekilde geniş. Ksistof Lavrinovic, Songaila, Valanciunas, Javtokas ve Petravicius ile göz kamaştırıyorlar. 

Geçen yıl Türkiye’de, Slovenya taraftarı (grup maçlarından sonra niye ülkelerine döndüler, anlamak güç) ile birlikte en iyi taraftar grubu onlardaydı. Ev sahibi olmanın avantajını Avrupa’da en iyi değerlendirecek ülkelerden biri olabilirler ki İspanya, hazırlık maçlarındaki tek mağlubiyetini Litvanya’da aldı. Başarısız da olabilirler ama her yönleriyle sevilesi bir takım Litvanya.
Büyük Britanya 
İngilizler ve basketbol. Eskiden olsa basket topunu görseler bomba sanabilirlerdi. Ama bu spordan da geri kalmak istemediler. 1981’den sonra ilk Avrupa Şampiyonası deneyimlerini 2009’da Polonya’da yaşadılar. 

Bir şeyler değişiyor Ada’da. Geçen yıl elemelerde Makedonya, Bosna Hersek ve Ukrayna gibi yine basketbolda kendilerine göre fazlasıyla söz sahibi ülkelerin önünde lider olarak Litvanya vizesi aldılar. 

Luol Deng gibi bir NBA yıldızımsısına sahipler. Bütün oyun yapıları onun üzerine kurulu. Londra’daki Olimpiyat öncesi büyük tecrübe kazanacaklar. İlk üçü zorlayabilirler. Ama formda bir İspanya, Türkiye, Litvanya üçlüsünün arasından sıyrılmaları zor gözüküyor. Ben Gordon gelebilseydi belki olurdu.

Polonya
En büyük yıldızları Marcin Gortat’ın sigorta parasını karşılayamadıkları için dev oyuncudan yoksun bir turnuva geçirecekler. Bunun yanında 2009’da evlerinde çeyrek finale bile çıkamadan elenmişlerdi. Ki orada ellerinde hem Gortat hem David Logan hem de Lampe gibi üst düzey basketbolcular vardı. Şimdi hiçbiri yok. 

Büyük Britanya kadar çekinilmesi gereken bir yanları yok. Hayır, koskoca ülke Gortat’ın sigortasını karşılayamıyorsa zaten basketbola gereken değeri vermiyordur. Gruptan çıkmaları mucize, turnuvaya renk katmaları sürpriz olur.

Portekiz
Portekiz’den iyi basketbolcu çıksa Beşiktaş alır zaten dersek tepki çeker miyiz acaba? Neyse, Portekiz, FIBA’nın tüm Avrupa’yı şampiyonaya dahil etme planları içerisinde son olarak Litvanya vizesi alan takım oldu.
Aslında tarihindeki ikinci Avrupa Şampiyonası’na 2007’de katılan İber Yarımadası’nın küçük ülkesi, Türkiye’den daha başarılı olmuş ve iki galibiyet almıştı.

Ülkeleri dışında oynayan basketbolcuları yok. Futbolda olsa ne güzel “kapalı kutu” denilebilirdi. Ama pek de öyle değil. Çok isteyen liglerini izleyebiliyor. Portekiz renklidir, güzeldir, hayatı da kaliteli yaşarlar. Ama basketbol onlara biraz uzak sanki.